Ümit Yenişehirli yazdı: Kudüs Konferansı’na CHP çelmesi

Filistin konusunda, sık sık gerçek dışı ifadelerle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın duyarlılığını, izlediği politikaları eleştiren, hükümete haksız ithamlarda bulunan CHP’nin tarihi, aslında “Filistin defoları” ile dolu.

Günümüzde de Hamas’a ‘terörist’ demek gibi ifadelere imza atan CHP yönetiminin bu alanda geçmişteki en berbat işlerinden birisi ise Kudüs Kongresi olarak da bilinen İslam Kongresi’ni baltalama girişimiydi.

CHP’NİN FİLİSTİN’İ GÖRMEZDEN GELİŞİ

Tek parti dönemi CHP Hükümetlerinin Batı eksenli dış politikası, Filistin gibi bir konuda bile İslam dünyasını üzecek şekildeydi. Bu çerçevede Ankara yönetimi, başta Filistin olmak üzere adeta bir İslam coğrafyası yokmuş gibi davranıyordu.

Filistin, İngiliz mandası altındayken 1929 yılına kadar nispeten sakin bir dönem yaşamaktaydı. Ancak Yahudi yerleşimcilerin yavaş yavaş Filistin’e gelmesiyle birlikte bölgede huzur kaçmıştı. Yerleşimciler, katliamlarla, zorbalıklarla Filistinli Müslümanları bölgeden uzaklaştırıyordu. Müslüman ülkeler, özellikle de İngiliz mandası altındaki Filistin, Yahudi yerleşimcilerin bu saldırıları karşısında Türkiye’nin tepki koymasını beklemekteydi. Ancak Ankara yönetimi de Ankara yönetiminin kontrolündeki iktidar basını da sorunu görmezden geliyordu.

İSLAM’IN KUTSALLARINI VE TOPRAKLARINI KORUMA AMAÇLI KONGRE

Türkiye’nin sessizliği devam ederken, 1931 yılının Aralık ayında Kudüs Müftüsü Emin el-Hüseynî’nin öncülüğünde bir İslam (Kudüs) Kongresi toplanması kararlaştırılmıştı. Kongrenin ana hedefinin, “İslam’ın kutsal topraklarının korunmasını sağlamak ve Filistin’in demografik yapısının daha fazla değiştirilmesinin önüne geçmek.” olduğu ifade edilmişti. İslâm ülkeleri liderlerine gönderilen davetiyeye göre de kongrenin gündem maddeleri; Müslümanların iş birliği, İslam kültürünün yayılması, Müslümanların mukaddes mekanlarının müdafaası, İslami geleneğin muhafazası, Kudüs’te bir İslam Üniversitesi’nin kurulması ve Hicaz Demiryolu’nun onarılması şeklinde belirlenmişti.

CHP’NİN KORKUSU: YA HALİFELİK TARTIŞILIRSA!

Normalde Filistin ile ilgilenmeyen tek parti yönetimi, kongrenin duyulmasıyla birlikte gelişmeleri yakından takip etmeye başlamış, CHP Hükümeti ve Meclis’teki tartışmalarda ise konu tamamen Batılılaşma ve laiklik eksenli olarak ele alınmıştı. Tek parti yönetiminin en büyük korkusu, kongrede halifelik tartışmasının da gündeme gelebileceğiydi. Hatta Ankara bu konuda o kadar septik davranmıştı ki, kongrenin düzenleyicisi Emin el-Hüseynî, basına bir röportaj vererek, toplantıda halifelik bahsine girilmeyeceğini açıklamak zorunda kalmıştı.

İNGİLİZLERE GİDİP, “ABDÜLMECİD’E VİZE VERMEYİN” DEDİLER

Yine de tatmin olmayan hükümet, İngilizler nezdinde yoğun bir diplomatik temas trafiği de başlatmıştı. Filistin’deki İngiliz Manda Yönetimi’ne gönderilen Türk Dışişleri görevlileri, Kudüs Kongresi’nin içeriği hakkında İngilizlerin neler bildiğini öğrenmeye çalışmışlardı. Ankara heyeti ayrıca İngilizlerin toplantıya ne ölçüde katılacağını da anlamaya çabalamaktaydı. Kongre konularının detaylarına vakıf oldukça da bunların, ‘Cumhuriyet rejimini ve Kemalist çağdaşlaşma projesi’ni tehdit edeceğini ifade eden hariciye memurları; İngilizlere, yurtdışına çıkartılan Halife Abdülmecid’in kongre çerçevesinde Filistin’e gelme talebinde bulunması halinde kendisine vize verilmemesi isteğini de iletmişlerdi.

“İNGİLİZLERDEN GARANTİ ALDIK, ŞERİATÇI TOPLANTIDA HALİFELİK GÜNDEME GELMEYECEK”

Konu Ankara’da Meclis gündemine soru önergeleri olarak da getirilmiş, CHP’li milletvekilleri, Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras’ın İslam Kongresi’yle ilgili olarak bilgi vermesini istemişlerdi. Aras, bu kongrenin ‘şeriatçı bir özellik’ taşıdığını, Dışişleri’nin kongreyi haber alır almaz İngiltere idaresi ile irtibata geçtiğini, İngiliz Hükümeti’nden Türkiye’nin rahatsız olacağı çeşitli konular ile halifelik meselesinin kesinlikle gündeme getirilmeyeceğinin garantisini aldıklarını açıklamıştı. Bu arada, kongre başladıktan sonra verilen geniş katılımlı tanışma davetine Türkiye’nin Filistin elçisi katılmamıştı.

İSLAM ÜNİVERSİTESİ’NE EN BÜYÜK DİRENÇ TÜRKİYE’DEN GELMİŞTİ

İslam / Kudüs Kongresi Ankara Hükümeti açısından ‘kazasız belasız’ tamamlanmışsa da CHP Hükümeti’nin, sonraki dönemde de endişeleri bir süre devam etmişti. Kongrede kabul edilen en önemli kararlardan birisi olan, Kudüs’te bir İslam Üniversitesi kurulması, Türkiye’nin tepkisini çekmişti. Kadro ve kaynak konusunda İslam ülkelerinden destek aranacak olması, bu üniversitede ‘şeriatçı’ eğitimlerin verilme ihtimali gibi hususlar hükümeti kaygılandırmıştı.

Author: can tok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir